Hayatın kısır döngüsünden kurtulmak. 30 Mayıs 2024, 12:09
Hayatın kısır döngüsünden kurtulmak.
Birçok insanın hayatına baktığımız zaman kavramsal olarak kısır bir döngünün içinde yaşıyoruz. Hanı şu farenin verdiği çark var ya hayatlar ona benziyor. Bir iş yaptığımızı zan ederek yol aldığımızı zan ediyoruz ama aslında hep yerimizde sayıyoruz.
Doğuyoruz okul okuyor sonra erkek olanlar vatanı görevini yaparak evlenmek için para kazanmak için memur, işçi, işveren olup para biriktirip borçla evleniyor evlilik için beyaz eşya, mobilya, ev ve otomobil sahibi oluyoruz ondan sonra borç ödemek ve geçinmek için Sabah işe akşam eve hafta sonu tatil, ay sonu maaş ve ödemeler yapılıyor sonra çocuk doğuyor onların eğitim harcamaları oluyor bu arada mobilya, araç yenileme yapıyoruz çocuklar yetişene kadar emeklilik geliyor emekli olarak çalışma hayatına son veriyoruz aynı duruma bu defa çocuklar düşüyor ve onlarda kısır döngü içinde yaşam denilen o çemberin içinde yerinde saymak için tekrar tekrar aynısını yapıyoruz.
Ülke nüfusunun % 10'u bu kısır döngüden kurtularak ilerleme sağlarken diğerleri aynı şekilde devam ediyor. Çiftçi oğlu memur olsa veya esnafın oğlu/ kızı devlet memuru, memur ve işçinin oğlu esnaf oluyor. Bu kısır döngüden çıkmış olmuyor başka bir kısır döngüye girmiş oluyor. Ama bu oran çok düşük oranda gerçekleşiyor. Kısır döngü içinde ki insanlar durumlarından o kadar memnun ve mutlular olduğu yerin en doğru olduğunu iddia ederek herkese tavsiye ederken kendileri başkalarına özeniyor. Olduğu yer ile olması gereken yeri bilmedikleri için kıyaslama yapamazlar ve aradaki farkı idrak edemezler. İdrak edenler de olduğu yerde konfor alanın ve mutluluğu kayıp etme korkusu ile ileri doğru atılım yapamazlar.
Yapmaları gerekenin neler olduğunu bilirler. Yaptıklarında neler kazanacaklarını yapmadıklarında neler kayıp ettiklerini bilenler de eyleme geçmeye korkarlar. Oysa hayat bir amacı gerçekleştirmek için yaşandığında hayat olur. Daha iyi bir yaşam, finansal özgürlük, amaçlarını gerçekleştirmek, sevdiklerine daha fazla zaman ayırmak, toplumu ve insanlara yardım etmek, kendine olan güveni sağlamak, yüksek bir refah seviyesi yaşam sürmek. Hayata iz bırakmak ve örnek, lider olmak için kısır döngüden çıkarsak gerçek bir hayat yaşamış oluruz.
Neden kısır döngünün içindeyiz.
1. Aile faktörü; Bir insanın hayatında verdiği kararlarlar o insanın 7 yaşına kadar öğrendiklerini hayatının % 80'ninde uygular. Kıskanç, dedikodu yapan, nispet düşüncesi, suç işleme eğilimi, düşünce ve tutumları ile eylemlerini incelediğimizde o davranış ve düşüncelerin ailesinde olduğu görülür. Çocuk fakir bir aile de yoksun zihniyetine sahip çaresizliği öğrenir ve fakir olmayı kader olarak görür. Hep başkalarını suçlama, bahaneler bulma, kederci anlayışı sahip olur ve kendisi güvenen ve girişim yapacak girişken bir ruh halinde yaşmak yerini korkuları yüzünden başkalarına bağımlı ve emir almayı, sorumluklardan kaçan biri olur.
Onları için para kazanmak, daha fazlasını istemek kötü, çok mal haramsız, zenginse kötü biridir. Fakir ise iyi biridir. Hayatın adil olmadığını düşünür, maaşların azlığından, hayatın zorluğundan dem vurur sitem ederek her bahaneyi kadere havale ederler rahatlarlar. Kendileri gibi düşünenler ve alışkanlıkları olan insanlarla bir arada olurlar. Hiç bir şeyde uzman olamaz ama her konuda bilgi sahibi olurlar. Kendi fikrini söylemeye korkar ya yanlışsa, ya beni yanlış anlarlarsa, ya beni terslerse diyerek potansiyelini saklar ve silik kişiliğe sahip olurlar küçük yaşta, ileri ki yaşta kendilerine göre eziklik duygusunu gizlemek için çok konuşan ama iş yapmayan biri olurlar. Arabesk müzik dinlemek, duygusal filmler, oyunlar, TV’ler, yüksek fiyatlı telefonlar kullanmak AVM ve kafelerde çay içmek, yemek yemek bunlara göre hayatın anlamıdır.
Varlıklı ailelerde işe çözüm odaklı, her şeyin mümkün olduğunu, başarılı olmanın yolları ve yöntemleri olduğunu Fikirlerin yanlış olsa da söyleyerek kendine güveni oluşmasını sağlamak, okumak öğrenmenin çalışmanın önemini öğretirler. Kendi işini kurmak, para yönetiminin önemini öğretirler. Dedikodu, kıskançlık. Başkalarını değer yargıları, düşüncelerini zararlı olduğunu öğretirken varlıklı olmanın, para kazanmanın, insanlara yardım etmenin erdemini, tüketim yerine üretim yapmayı, gelir kaynakları meydana getirmeyi, sistem oluşturma veya girişimcilik, işletmecilik, ticaret, yatırım yapmayı öğretirler.
Fakir zihniyetine sahip ile zengin zihniyetine sahip iki kişi lüks bir otomobille baktıklarında fakir olan ben bunu alamam derken çocuğuna biz fakiriz onun için bunu alamayız diyerek kendilerine şartlandırma girerken çaresizliği kabul ederler. Varlık zihniyetine sahip olan birinin cebinde parası olması bile Bu arabayı almak için ne yapmam lazım der ve çocuğunu bak çalışır, para kazanarak birikim yaparsan o zaman bu otomobilin sahibi olursun diyerek olumlu yönde motive eder. Bir konuda uzman olmayı salık verirler.
Fakirlikten gelen bir insanın çaresizliği zaten biliyordur bu kişi çaresizlik ile çarenin arasında fark kurar ve çaresizlikten çareye doğru o olumsuz kafa yapısı ile olumlu yönde düşünce, davranış ve alışkanlıkları değiştirmek için eyleme geçen bu kısır döngüden kurtulur. İşin ilginç yanı yoksul zihniyetine sahip ile varlık zihniyetine sahip insanlarda öğrenme aşaması hariç genelde bu kararları bilinçsizce bilinçaltında nasıl kodlanmışsa öyle karar alırken neden öyle düşünce ve davranış gösterdiklerini dâhi bilmezler.
2. Çevre faktörü; Yapılan araştırmaya göre farklı düşüncelere sahip iki insan altı hafta arkadaşlık yapsalar, olumlu düşüncelere sahip insan zamanla diğer arkadaşı gibi olumsuz ve çaresiz düşüncelere sahip oluyormuş. Tıpkı çürük bir elmanın bütün sepetteki elmaları çürütmeye başladığı gibi. Sizin düşünceleriniz size en yakın 5 arkadaşınızın düşünce ve davranışı gibi oluyor. Etrafımızda başarısız, çaresiz düşüncelere sahip olan birilerine ve kötü alışkanlıklar olanları silin ya da aranıza mesafe koyun.
Kötü alışkanlıklar bulaşıcı iyi alışkanlıklar yok olmaya yatkındır. Daha güzel bir hayat için kötü alışkanlıkları yok etmenin yanında iyi alışkanlıkları korumak ve kollamak, ortaya çıkarmak için emek, çaba ve devamlılık ister. İçinizdeki mücadele ruhunu, girişimci ateşini söndüren, iyi düşüncelerini zehirleyen insanlarla dedi kodu yapan, gıybet yapan, fitne, fesat, ikiyüzlü insanlar gereksiz insanlardır. Çevrenizde sizi olduğu gibi kabul eden, gelişen ve başarı dolu insanlara yer verin. Kaç arkadaşın olduğundan çok az ama nitelikli az insan olması sizin açınızdan daha iyi olur. Kendine faydası olmayanın size zararı olur. Hiç olmazsa zamanınızı boşa harcarsınız
3. Düşünce ve alışkanlıklar; Hayata hiç bir insanın hayatı düşünce ve alışkanlıkları değişmeden hayati gelişmez. Ama insan isterse de istemezse de değişir. İşte bu değişimi bizim istediğimiz yönde bükmek gelişmektir. Sağlıklı ve doğru düşünmek için okumak ve kendimize uygun hale getirerek hayatımıza değer katmak için uygulamak gerekir. Her insan iyi yaşamak ve başarılı olmak ister ama çok az insan bunu gerçekleştirmek için harekete geçer. Çünkü irade yok! Yapmam lazım diyerek hep erteleyen, yapacak kadar azim yoksunu Arzu ve istekten yoksun, süreklilik yapacak kadar irade sahibi olmayan insanlar sadece düşüncede kalır. Diyet yapmak isteyen bir insan yılda 17 Defa başlayarak bırakıyor. Aynı şekilde sigarayı bırakmak isteyenlere öyle. Güçlü irade sahibi olanlar düşünce ile davranır, zayıf insanlar duygusal olarak davranır. Davranış düşünceleri değiştirmesi gerekir. Aşırı duygusal düşkün olanlar davranışlarını kontrol edemez kendine ve çevresine zarar verir. İşini odaklanma yerini kin, nefret, intikam duygularını, fanatik parti ve takım tutmaya, insanları cinsiyet, din, dil z ırk ve fiziki görünüşleri ile alay etmek, dalga geçerler ve polemiklere girerler çünkü onların yaşam kaynağı odur. Zavallı insanlar.
Sonuç olarak fayda üretmeyen, tembellik, erteleme, zaman kayıpları meydana getiren TV izleme, müzik dinlemek, oyun oynamak, gereğinden fazla nete takılmak, uyuma, aşırı uzun konuşma, aşırı sosyal olmak ya da konfor düşkünü olmak, rahat ve zahmetsizce yaşama alışkanlıklarından faz geçmek lazım. Onun yerine sizin amacınız yönelik TV programları, dergi ve kitap ile spor yaparak düzenli yaşamak ve düzenli yemek yemekle ideal vücut yapısı ile sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmek en iyisidir.
Düşünce düşünmenin ne kadar saçma olduğunu düşünüyorum. Tuhaf mı geldi ama gerçek bu biz düşünmeyi marifet zan ediyoruz ve gerektiğinden fazla abartıya kaçıyoruz. Dünyayı ve hayatını değiştirenler düşünürler değil düşünerek yapmak için eyleme geçenler değiştirir. Düşün, araştır ve yapmak için harekete geç olduysa da olmadıysa da tekrar düşün ve daha iyi nasıl yaparım ya da ne yapmam lazımdı başarmak için diye düşün ve geliştirme yöntemlerine bak bir daha yap. Yaptıklarını ve yapacaklarını Kendi zihin seviyenin bir üst seviyesinden olayları değerlendir ve öyle karar ver.
Bizler genelde düşünürken kendi iç sesimize kendi yeteneklerimizi göre karar almak yerini daha çok başkalarının ne diyeceğini, insanların tepkilerini, başka birinin yaptıklarını yapmak kopyalamayı daha risksiz buluruz ve o nedenle genelde baz geçen oluruz. Bu hayat sizin ve sonuca da siz katlanacaksınız. Başkaları tarafından sevilmek, beğenilmek, onaylanmak, takdir edilme duygu ve düşünceleri ile hareket edenler başkalarını sözleri ile karar alır ve harekette geçer. Bu hayat başkalarını göre yaşanmaz ve yolunu kayıp edersin. Sadece temiz ama Kendi düşüncene âşık olmadan, yermeden kendin için düşün ve eyleme geç. Bırak başkaları ne derse desin. İnsanlara bakan rezil işine bakan vezir olur demişler.
4. Mutluluk ve Konfor alanı; mutlu olmak isteyenler Mutlu olamaz çünkü her zaman daha fazlasını istemek insanı mutsuz yapar. Bazı insanların yaşam gayesi ve amacı mutlu olmak hiçbir şeyi Kendine mal etmemek vurdum duymaz, doğaçlama yaşam istekleri olduğu gibi başkasına nispet olsun direk her zaman en iyisine sahip olduklarında mutlu olacaklarını zan ederek yaşarlar. Oysa sonu gelmeyen bir yarışa girmiş olurken kıskançlık ve haset duygusu ile mutsuzluk içinde yaşarlar.
Mutluluk bir amaç değil başarı sonrası ortaya çıkan başarmanın hazini yaşamaktır ki mutlu olanlar kendi güven içinde konfor alanından çıkmak istemezler onun için yeni gelişmelere, değişime, ilerlemekten korkarlar ve mutluluk zehri ile zehirlenirler. Ama korkmayın mutluluk geçicidir. Sürekli mutlu olmak için sürekli başarılı işler yapmak lazım. Başarılı görünmek için lüks tüketim, büyük evler, kaliteli giyim ve lüks mekânlarda takılarak 1 liralık çaya 10 lira vererek başarılı ve mutlu görünmek sonu tam felakettir.
Konfor alanında olan insanlar konforlu ve güvenlikli işi, düzenli gelir kaynağını kayıp etmek istemedikleri için gelişmek yerini gelişmemeyi hep aynı kalmayı tercih ederler çünkü gelişim hem riskli konfor alandan çıkmak için cesaret ister hem de sancılı ve belirsizlik korkularını yenmek değişimi yönetmek gerekir. İşte bu yüzden bazı insanlar konfor alanından çıkarak hayatlarına değer katmak istemezler.
5. Korkular; Korku her canlı ( Bitkiler) hariç vardır. Doğuştan gelen yaşamda kalmak için ölüm korkusu bizim hayata kalmak için tehlikeli yerden ve durumlarından içgüdüsel olarak kaçmayı ya da tedbir almayı sağlar. Diğer taraftan korkuları fazla abartırsak ileri gitmenizi ve birey olmaması engeller. İnsanlarda o kadar çok korku var ki saymakla bitmez ve hemen hemen akla gelen her şeyin bir korkusu vardır. İşte bizim iş yapmamızı engelleyen elimizi, kolumuzu bağlayan, ileri gitmek için ayaklarımıza bağlanan, iş yaparken işe başlayamamak, işi bitirememek, beğenilmemek, başarısız olma korkusu yüzünden hep bahaneler buluruz kendimizi korumak için korkutur, korkuttukça korumaya alırız derken paranoyak olmaya kadar gider.
Hazır olmak da mükemmel olmak isteği de bana göre korkunun farklı halidir. İş yapacağım ama hazır değilim, bu şartlarda iş yapılmaz, şimdi imkânım yok, param yok, dayım yok, diyerek hazır olmayı beklerler ya da birinden destek isterler. Hiç bir zaman bütün şartlar aynı anda uygun ve hazır olmaz. Şimdi harekette geçerseniz her şey tek tek yoluna girer ve ne Kader kolay olduğunu görürsünüz. Mükemmel olmaya giden yol ilk ilkel işini yapmaktan başlar. Her yaptığında kötü yönleri yok edersiniz ve 10. Defa yaptığınızda kötü değil iyi olanları geliştirerek mükemmel olmaya başlarsınız. Her gün değil hafta da değil ayda bir tık daha iyisini yapın yeter.
6. Hedefler; Amaçlar sızı fırtınalı hayata savrulmanızı engeller. Hedefler işe size en zorlu şartlarda bütün engellemelere rağmen yolunuza devam etmenizi sağlar. Şimdi hedefler ile amaçlar aynı gibi görünebilir ama amaç hedefine ulaşmak için bir nedendir. Genelde şöyle bir söz vardır iş dünyasında efendim hedefiniz para olmasın iş olsun. Bir kere para olmadan hedefine ulaşamazsın para kazandın fakat amacın gerçekleştirilmese hiçbir anlamı kalmaz. Kafa karıştı çok basit benzetme yapacağım. Yemek yaptın çünkü karnını doyurmak istiyorsun. Şimdi burada yemek yapmak amaç mı hedef mi? Hedefler gerçekleştirmeden amacına ulaşamazsınız.
Amaçsız insan ilkeleri olmadığı için her zaman başkalarının ikna etmelerinin kurbanı olurlar ve hep hedeften saparak başka işlere giriş yaparlar. Kendini bir misyon ve vizyon koyarak her ne şartlarda olursa olsun yol, yöntem değişir fakat hedef değişmezse hedefin büyüklüğü göre bir zaman sonra ulaşılır ve amaçların gerçekleştirmeye başlarsınız. Bir önceki yazımda hedeflerin zamanlara göre yazdım.
Kısır döngüden çıkmaktan söz ederken yanı babanız çiftçi siz gidin memur, esnaf olun demek istemiyorum babanız çiftçi ise siz modern tarıma geçin, makineleşmeyi sağlayın, tohum üretimi yapın, insanların tarım yapmasına destek olun. Babanın babası babasından gördüğü yöntemlerle iş yapmaya devam ederseniz işte bu kısır döngüdür.
7. Süreklilik; sahip olduğu hayat şartlarından memnun olmayan kişinin daha iyi yaşam imkânı özleminde olan insanın hayali var. Sahip olduğu hayatı beğenmeyen kişinin daha iyi hayati yaşamak için gitmesi gereken yeri bilenin hedefi, Gittiğinde ne yapacağını bilen yada ne için gitmesi gerektiğini bilenin amacı, Gittiği yere en hızlı, doğru gitmek ve amaçlarını gerçekleştirmek için gerekli olan bilgi, yetenek ve donanım ile malzemeleri ne kadar sürede Kiminle nasıl yapılacağını hesapların tutmadığı zaman ne yapacağını. Kimden nasıl destek alacağını bulunduğu yer ile gitmek istediği yer arasında avantajları kullanmayı düşünen birinin planı vardır.
Bütün insanların bir hayali vardır. Çok az insan hedef belirler, daha çok az insanında planı vardır ve hedefe ulaşan İnsanlarında amacı farklıdır.
Eğer bir insanın amacını gerçekleştirmek için güçlü nedenleri yoksa kendi kendini motive edemez ve en Ufak zorluk, fırsatta hedefine gitmekten vaz geçer. Bazı insanlar da hedefe gittiği zaman amacı gerçekleştirmek için yetileri yoksa hep bir bahaneler bulur. Bazıları da bir amacı olmaktan çok bir amacı varmış gibi davranarak diğer insanlardan faydalanmak düşüncesi ile hareket eder.
Hayat değiştirecek kadar güçlü kararları uygulamak kişisel olarak kendini geliştirmek, çevrenin olumsuz etkileri ile mücadele ederek gelişme alanına ulaşırsınız o da üç günde, beş günde olacak iş değil hedef ve amaçlarına bağlı olarak 1 günden, 20.000 güne göre değişir. Örnek bir gün de eve gitmek, işe gitmek yemek yemek gibi günlük hedeflerle 20.000 günde milyarder, emekli olmak da amaçtır.
Hayat değişmek için o kısır döngü Çemberini kırmak ve kendini keşfetmek için azim, mücadele ruhu, hırs ve arzu gerek. Ani kararlar almak, eyleme geçmek gözünü hedeften ayırmadan ulaşıp amaçlarını gerçekleştirmek gerek. Sizin kısır bir hayattan çıkış yapmak için ne düşünüyorsunuz?
DIĞER HABERLER
-
Hayatın kısır döngüsünden kurtulmak.
30 Mayıs 2024, 12:09 -
İşletmelerin Kazançları Neden Düşüyor.
30 Mayıs 2024, 12:00 -
Para üretmenin 10 yolu
30 Mayıs 2024, 11:54 -
Ticaret Yapmak İstiyorum diyenler.
30 Mayıs 2024, 11:49 -
Türkiye Kökenli Markalar ve Avrupa Gıda Sektörü!
23 Mayıs 2024, 21:46 -
KATKI DERNEĞİ ALMANYA'DA ITCS Darmstadt BT İş Fuarına katıldı.
06 Mayıs 2024, 09:00 -
Edirne'nin Turizm Elçisi ve Ciğerci Esnafı Bahri Dinar Vefat Etti
19 Nisan 2024, 14:19 -
Türk Polis Teşkilatının 179. Yıldönümü Dolayısıyla Katkı Derneği Başkanı Ümit Aksu, Dalaman İlçe Emniyet Müdürü Raşit Tosun'u Ziyaret Etti
11 Nisan 2024, 18:39 -
DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDAKİ SEVGİLİLER İÇİN 70 MİLYON TÜRK ÇİÇEĞİ
12 Şubat 2024, 03:43 -
İthalatta ilk 20 ülke arasında yer alan Türkiye'nin ihracatı beklenen düzeye ulaşamadı.
06 Aralık 2023, 17:23